Resul Aslan'dan Şiirler
Sesine geleceğim bir gün
Kayıp bir çocuk gibi
Yaklaştıkça umudum artacak
Umudum arttıkça korkum azalacak...
Yeni bir dünyanın müreffeh bir sakini olacağım.
Resul Aslan
Yazayım sizlere birkaç şiir
Adınız gibi gençleşsin adım
Fikirlerim filiz verir
Kalbim muhabbetinizle beslenir
Yazayım sizlere birkaç şiir
Gönüllerimiz aynı satırlarda demlenir
Resul ASLAN
Korkma!
Bitmez yüreğimde başlayan bu aşk;
Bitmeden dudaklarında dudaklarım.
Resul ASLAN
Kimsesiz Bulut
Bir bulutum ben
Kimsesiz olan
Güneşi kaybolan
Üşüyen, yapayalnız kalan
Rüzgar soğuk kucakladı
Sinemden aşağı buz boşaldı
Lapa lapa kar yağdı
Kurumuş dalların üzerinde kırağı çoğaldı
Çocukluk anıları, aşk yaraları
Pişmanlık duyguları
Sevdalı ruh sanrıları
Deliren akıl kuruntuları
Çığla kaplandı
İyileşmiş sanıldı
Yeniden yeşermek için bekler baharı
Gevşeyen, buz kesen gönül yayları
İçten içe üşür taze acıları
Donmuştur ya hissedilmez ağrıları
Kimsesiz bir bulutum ben
Kanı sevgisizlikten çekilen
İnce ince tozup tipiye dönen
Soğuyup taşlaşan, sertleşen
Kar olup yağan, yağdıkça eriyen
Kimi kimsesi olmayan bir bulutum ben.
Resul ASLAN
Kitaplardan Bir Dünya
Kitaplardan bir dünya kurdum
İçinde harikalar buldum
Okudum, okudum
Ne yoruldum
Ne de duruldum
Bir sayfadan diğerine uçtum
Yeni doğan kelebek oldum
Yerimde duramadım, gezgin oldum.
Resul ASLAN
Köşede İnecek Var
Köşede inecek var
Kalbinin en ücra köşesinde
Miadını doldurdu bu aşk
Zorlu bir yola girdi
Kepir, taşlı ve zahmetli bir yol
Bedeli ödenecek ömür boyu hapiste
Bu kaçak sevda gezisinin
Yanık yürek kokusu gelir göğüsten
Sıkış tepiş bir yolculukta kaldı gönül
Köşede inecek var
Temiz bir hayata denilecek merhabalar
Güneşli havada yürünecek yollar var
Bu garibanın da insanca sevme hakkı var.
Resul ASLAN
Kırağı Çalmış Gönüller
Kaldırımlar buzlu
Kırağı çalmış gönüllere
El avuç açanlar dilenci değil
Sokak sanatçısı çalgıcılar
Üstleri tozlu
Ancak altın giyinmiş yüreklere
Umutla bakanlar evsiz değil
Yalnızlık hastası yolcular.
Resul ASLAN
Aç Kollarını İki Yana
Aç kollarını iki yana!
Aç aç, kocaman aç!
Hah, işte seni bu kadar seviyorum
Bu kadarcık mı deme bana
Senin iki kolunun arası cennettir bu garibana
Dünyaları verseler bu aşığına
Bir de kollarında yaslamak başımı saçlarına
Hangisi desinler, sorsunlar bana
Vallahi de billahi de ışık hızında sarılırım sana
Haydi aç kollarını kocaman bana!
Resul Aslan
Kalbimi Sorarsan
Görüyorsun ne hâlde sokağım
Anlatmaya gerek yok
Kalbimi sorarsan
Bin beter vaziyette
Nasıl nemlenip çürüdüyse kapım
Pas tutup gıcırdıyorsa menteşeleri
Öyle gamlanıp yıkıldı gönlümün evleri
Dumanlanıp sislendi aklım
Anlatmaya hacet yok
Zaten dilimin mecali yok
Söküldü kaldırım taşlarım
Patladı lağım tünelleri
Ayrılığın pis kokuları sardı çiçekleri
Soldurdu tüm begonyalarım
Sararıp can verdi tomurcuklarım
Görüyorsun ne hâlde sokağım
Hasretinden dökülen garip evim
Issız kalmış, toz tutmuş yuvam
Narin Papatyalar
Ey sevgili, nerede parmakların
Hani nerede narin papatyaların
Ellerinle tarayacaktın saçlarım
Süsleyecekti çiçeklerin bakışlarım
Al al olacaktı yanaklarım
Sevgilim duymaz oldu iltifatlarin kulaklarım
Yalancı sevgilim, hani nerede aşkın
Bu kırık kalbim böyle mi kalsın
Çatılsın mı kırgınlıktan suratım
Büzülsün mü dudaklarım
Yalan sevgilim, düzenbaz aşkım.
Resul Aslan
Şiirci
Şiirciiii!!!!
Şiirci geldi hanımlar
Şiirlerim var
Taze taze yazılmış
Kalbe özenle kazınmış
İnce işçiliğe sahip şiirlerim var
Şiir okuyana çiçek bedava
Gelin gelin; şiirlerim var
Dilimden hediyedir bunlar
Gönülden incidir bunlar
Para istemem
Bedava şiirlerim var
Güller gibi sevgilisiz
Papatyalar gibi dikensiz
Aşk gibi kırmızı şiirlerim var
Şarap tadında kafiyeleri var
Şiirci geldi kızlar
Çeyizlik şiirlerim var
Odunları yumuşatan şiirler bunlar
Sırıklara tomurcuk verdiren benzetmeleri
Kuru gönülleri sulayan sözleri
Anız yangınlarını bahçeye çeviren dizeleri
Çeşit çeşit meyveleri olgunlaştıran redifleri
Güzel güzel nağmeleri var
İster divanda uzan oku
İster halka karış oku
Her ortama giden şiirlerim var
Şiirci geldi hanımlar, kızlar
Eşsiz şiirlerim var
Eşsiz gönüllere eş olurlar
Eşsiz kalplere kalp olurlar
Resul Aslan
Yol
Yol önümde değil de
İçimde uzanır sanki
Nereye götürür bilinmez
Peşinde deli divane
Mola ne vakittir söylemez
Karanlık çöker
Issız olur dönemeçler
Güven vermez
Bir yar bul deseler
Katiyen istemez
Başına buyruk bir kara sevda
Laf da söz de dinlemez.
Resul ASLAN
(Konuk Şair)